“Dînde zorlama yoktur.” sözünü nasıl anlamalıyız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Dîn » “Dînde zorlama yoktur.” sözünü nasıl anlamalıyız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

“Dînde zorlama yoktur.” sözünü nasıl anlamalıyız?

“Dînde zorlama yoktur.” sözünü anlamak için Allahû Tealâ’nın neden öyle söylediğini öğrenmeniz lâzım. Bir insana zorla bir şeyler yaptırdığınız zaman, o kişi mutlaka negatif açıdan bir hissiyata kapılacaktır. O, öyle bir şey yapmak istemiyordur. Ama siz onu zorla onu yapmaya sıkıntı vererek zorluyorsunuz. Sevgili kardeşlerim, onun yerine “ikna” metodunu kullanmanız lâzım. İkna etmek, bir insanın doğruları anlamasını temin etmek suretiyle ona hakikatleri öğretmektir.

Bütün insanlar, eğer Allah’a ulaşmayı dilerlerse bu, onların hepsinin cehennemden kurtulmasını temin eden temel faktör olur. Ve her geçen gün biraz daha güzele doğru giderler. Önce Allah’a ulaşmayı dileyeceklerdir. Sonra mürşidlerine tâbî olacaklardır. Sonra ruhlarını Allah’a teslim edeceklerdir. Sonra fizik bedenlerini, sonra nefslerini, sonra iradelerini Allah’a teslim edeceklerdir. Bu, onlar için mutlulukların tamamını yaşamaktır. Etrafınızdaki insanlardan kime, bu büyük mutlulukları yaşatabilirseniz karşılarında Allahû Tealâ’nın sizi ne kadar mutlu ettiğini, bu mutluluğu yaşayarak göreceksiniz. Allahû Tealâ bütün insanların birbirini sevmesini istiyor, birbirine en güzel davranışlarla davranmasını istiyor ki; ikisi birbirine paralel bir olaydır. Sevenler, başkalarını mutlu etmek isteyenlerdir. Öyleyse sevenler ne yaparlar? Kimi seviyorlarsa onun mutlu olması için ellerinden gelen her istikametteki yardımı yaparlar. Ona yardımcı olurlar, mutlu olmasını sağlamaya çalışırlar.

Sevgili kardeşlerim! Allah’ın emri mutlu etmektir. “Mutlu et ve mutlu ol!” felsefesi… Biz etrafımızdaki insanları mutlu ettikçe, mutluluğu Allah bize de yaşatır. Biz insanları mutsuz ettikçe, onlara verdiğimiz mutsuzluğu Allahû Tealâ bize de yaşatır. Öyleyse eğer mutluluk veriyorsak, Allah bizi mutlu edecekse yapmamız lâzımgelen şey, etrafımızdaki insanları mutlu etmek değil mi? Bunu yaptığımız ve denediğimiz zaman görürüz ki; gerçekten Allahû Tealâ, mutlu eden insanları mutlu ediyor.

Öyleyse mademki Allahû Tealâ bunu usûl olarak koymuş, biz de etrafımızdaki herkese bunu açıklamalıyız. Demeliyiz ki: “Bir dene. Dene bakalım; başkalarına, etrafındaki insanların herbirine mutluluk verdiğin bir gün olsun. O gün A’ya, B’ye, C’ye, D’ye, E’ye mutluluk vermek istikamette bütün gücünle gayret et! Ve o günün sonunda ne kadar, kendinin ne kadar mutlu olduğunu gör ve yaşa!”

Öyleyse sevgili kardeşlerim, yapmamız lâzımgelen şey, başka insanları mutlu etmek ve bu suretle mutluluğu yaşamaktır. O zaman “Her şey çok mu güzel, yoksa bana mı öyle geliyor?” diye şarkıya başlarız.

Allah razı olsun.

Benzer konular