Mâide 119'a göre "Allah’ın razı olması" demek, kulluk görevini yerine getirmek demek olduğunu ve bu seviyeye ulaşanların, en büyük mükâfat dolayısıyla, irade teslimindeki kulluktaki en büyük mutluluğa ulaşacağını söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'ın Rızası » Mâide 119'a göre "Allah’ın razı olması" demek, kulluk görevini yerine getirmek demek olduğunu ve bu seviyeye ulaşanların, en büyük mükâfat dolayısıyla, irade teslimindeki kulluktaki en büyük mutluluğa ulaşacağını söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Mâide 119'a göre "Allah’ın razı olması" demek, kulluk görevini yerine getirmek demek olduğunu ve bu seviyeye ulaşanların, en büyük mükâfat dolayısıyla, irade teslimindeki kulluktaki en büyük mutluluğa ulaşacağını söyleyebilir miyiz?

Mâide Suresinin 119. âyet-i kerimesine bakalım:

5/MÂİDE-119: Kâlellâhu hâzâ yevmu yenfeus sâdikîne sıdkuhum, lehum cennâtun tecrî min tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden), radiyallâhu anhum ve radû anhu, zâlikel fevzul azîm(azîmu).
Allahû Tealâ şöyle buyurdu; “Bugün sadıklara, sadâkatlarının kendilerine fayda vereceği bir gündür. Onlar için altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî olarak kalacakları cennetler vardır. Allah onlardan râzı olmuş, onlar da Allah'tan râzı olmuşlardır. İşte bu, "Fevz-ül Azîm" dir (en büyük fevzdir).”


“Allahû Tealâ şöyle buyurdu: ‘Bugün sadıklara, sadâkatlerinin kendilerine fayda vereceği bir gündür. Onlar için altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî olarak kalacakları cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte bu, ‘Fevz-ül Azîm’ (en büyük fevz)dir.’” diyor. Allahû Tealâ.

Sıdk makamının sahipleri demek ki; hepsi de iradelerini Allah’a teslim edenler... Evet, buradaki kişiler irade teslimine ulaşmışlardır ve en büyük kulluğa, en büyük mükâfata, fevz-ül azîme ulaşmışlardır.

Benzer konular