Lokmân 22'de belirtilen işlerin Allah’a bırakılması hususunu Allah’a tevekkül etme şeklinde anlayabilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » İşlerin Allah'a Bırakılması (Tevekkül) » Lokmân 22'de belirtilen işlerin Allah’a bırakılması hususunu Allah’a tevekkül etme şeklinde anlayabilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Lokmân 22'de belirtilen işlerin Allah’a bırakılması hususunu Allah’a tevekkül etme şeklinde anlayabilir miyiz?

Lokmân Suresinin 22. âyet-i kerimesi:

31/LOKMÂN-22: Ve men yuslim vechehu ilâllâhi ve huve muhsinun fe kadistemseke bil urvetil vuskâ, ve ilâllâhi âkibetul umûr(umûri).
Ve kim muhsin olarak vechini Allah’a teslim ederse, o taktirde sağlam bir kulba tutunmuş olur. Ve işlerin sonucu Allah’a (ulaşır).


ve men yuslim vechehu ilâllâhi: Kim fizik vücudunu Allah’a teslim ederse.
ve huve muhsinun: O muhsinlerden olur.
fe kadistemseke bil urvetil vuskâ: O urvetil vuskâya sımsıkı yapışır.
ve ilâllâhi âkibetul umûr(umûri): Ve bütün işlerin sonu Allah’a dayanır.

Burada, bu “fe kadistemseke bil urvetil vuskâ” aynı zamanda Bakara Suresinin 256. âyet-i kerimesinde geçiyor:

2/BAKARA-256: Lâ ikrâhe fîd dîni kad tebeyyener ruşdu minel gayy(gayyi), fe men yekfur bit tâgûti ve yu’min billâhi fe kadistemseke bil urvetil vuskâ, lânfisâme lehâ, vallâhu semîun alîm(alîmun).
Dînde zorlama yoktur. irşad yolu (hidayet yolu, Allah’a ulaştıran yol), gayy yolundan (dalâlet yolundan, şeytana, cehenneme ulaştıran yoldan) açıkça (ayrılıp) ortaya çıkmıştır. Artık kim tagutu (şeytanı ve şeytana ulaştıran yolu) inkâr edip de Allah’a îmân ederse (mü’min olur, Allah’a ulaştıran yolu tercih ederse), böylece o, (Allah’tan) kopması mümkün olmayan urvetul vuskaya (sağlam bir kulba, mürşidin eline) tutunmuştur. Allah Sem’î’dir, Alîm’dir.


Orada “Allah’tan kopması mümkün olmayan bir kulba sımsıkı yapışır.” mânâsı var. Orada Allahû Tealâ’nın ifade etmek istediği şey, mürşiddir. Aynı zamanda da; kulun iradesinin Allah’ın İradesi tarafından teslim alınması sebebiyle, Allah’tan kopması mümkün olmayan bir kulbun, Allah’ın İradesi’nin (küllî iradenin, İlâhi İrade’nin) kendi iradesinin yerine geçmesini de ifade eder. Burada “Kim fizik vücudunu Allah’a teslim etmişse, o muhsinlerden olmuştur ve urvetil vuskâya sımsıkı yapışır.” diyen Allahû Tealâ, burada da “Allahû Tealâ’nın, o kişinin iradesini, fizik vücudun teslimi için teslim aldığı…” ifadesi yer almaktadır. Ve böylece “Bütün işlerin sonu Allah’a döner yani Allahû Tealâ iradî kontrolü üzerine almıştır.” mânâsı var. İşin Allah’a bırakılması, tevekkülle alâkalı bir konudur; kişinin îmânına bağlı bir husustur.

Benzer konular