Eşim, Allah'a ulaşmayı dilediğini söylüyor, tebliğler yazıyor, dağıtıyor ama namaz kılmıyor. Bu konuda ne buyurursunuz?
Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Eşim, Allah'a ulaşmayı dilediğini söylüyor, tebliğler yazıyor, dağıtıyor ama namaz kılmıyor. Bu konuda ne buyurursunuz?
Eşim, Allah'a ulaşmayı dilediğini söylüyor, tebliğler yazıyor, dağıtıyor ama namaz kılmıyor. Bu konuda ne buyurursunuz?
Sevgili Mehdimiz! Hoşgeldiniz, bizi memnun ettiniz! İyi ki varsınız. Benim eşim iki aydır perşembe hacet namazı kılarak Allah'a ulaşmayı diliyor. Tebliğler yazıyor, dağıtıyor. “İçimden zikir yapıyorum.” diyor ama namaz kılmıyor. Ben diyorum ki: Sen Allah'a ulaşmayı dilemedin, dileseydin namaza başlardın. Eşim: “Diledim!” diyor ama hiçbir değişiklik yok. Bu konuda ne buyurursunuz?
Olmaz, dilemiş olsaydı söylediğiniz gibi mutlaka namazlarını kılardı. Ama canla başla çalışıyorsa o kardeşimize hitap ediyorum şimdi. Neden sevgili kardeşim? Neden bir defa daha denemiyorsun? Demek ki; kalpten dilememişsin. Sen de haklısın, “Diledim.” diyorsun, mutlaka dilemişsindir. Yani “Yarabbi! Sana ulaşmayı, ruhumu ulaştırmayı diliyorum!” demişsindir ama hani kalpten demiştik hatırladınız mı olayı?
Bir defa daha hatırlatayım; Peygamber Efendimiz (S.A.V) seferden dönüyor, savaştan dönüyor. Savaşa iştirak etmeyenlerden birisi geliyor, diyor ki: “Ey Allah’ın Resûl’ü! Ben savaşa iştirak edemedim. Çocuklarımdan, eşimden ayrılamadım. Beni bağışla! Ama gelecek sefer sen savaşa girersen mutlaka ben de katılacağım.” Allahû Tealâ Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e diyor ki: “O sana kalbinde olmayan bir şeyi söyledi.” diyor. “O sana kalbinde olmayan bir şeyi söyledi.”
İşte siz de kalbinizde olmayan bir şeyi Allahû Tealâ’ya sözlerseniz: “Yarabbi! Ben Sana ulaşmayı diliyorum!” dediğiniz zaman burası demiyorsa, kalbinizde bu talep yoksa olmaz. O zaman namaz kılmazsınız. Zikir yapmak size kolay gelmez, zevk almazsınız. Ama buradan demişseniz namaz kılmanın doyulmaz bir zevk olduğunu yaşayacaksınız. Zikir yapmak zevk olacak. Allah mutlaka kalp gözünüzü açacak. O zaman, fiziğin ötesini gördüğünüz zaman Allahû Tealâ’ya çok hamd edeceksiniz şükredeceksiniz.
Olmaz, dilemiş olsaydı söylediğiniz gibi mutlaka namazlarını kılardı. Ama canla başla çalışıyorsa o kardeşimize hitap ediyorum şimdi. Neden sevgili kardeşim? Neden bir defa daha denemiyorsun? Demek ki; kalpten dilememişsin. Sen de haklısın, “Diledim.” diyorsun, mutlaka dilemişsindir. Yani “Yarabbi! Sana ulaşmayı, ruhumu ulaştırmayı diliyorum!” demişsindir ama hani kalpten demiştik hatırladınız mı olayı?
Bir defa daha hatırlatayım; Peygamber Efendimiz (S.A.V) seferden dönüyor, savaştan dönüyor. Savaşa iştirak etmeyenlerden birisi geliyor, diyor ki: “Ey Allah’ın Resûl’ü! Ben savaşa iştirak edemedim. Çocuklarımdan, eşimden ayrılamadım. Beni bağışla! Ama gelecek sefer sen savaşa girersen mutlaka ben de katılacağım.” Allahû Tealâ Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e diyor ki: “O sana kalbinde olmayan bir şeyi söyledi.” diyor. “O sana kalbinde olmayan bir şeyi söyledi.”
İşte siz de kalbinizde olmayan bir şeyi Allahû Tealâ’ya sözlerseniz: “Yarabbi! Ben Sana ulaşmayı diliyorum!” dediğiniz zaman burası demiyorsa, kalbinizde bu talep yoksa olmaz. O zaman namaz kılmazsınız. Zikir yapmak size kolay gelmez, zevk almazsınız. Ama buradan demişseniz namaz kılmanın doyulmaz bir zevk olduğunu yaşayacaksınız. Zikir yapmak zevk olacak. Allah mutlaka kalp gözünüzü açacak. O zaman, fiziğin ötesini gördüğünüz zaman Allahû Tealâ’ya çok hamd edeceksiniz şükredeceksiniz.
