İnsanlar birçok ni’mete sahipken, sayısız kolaylıklar ve güzelliklere hâkimken neden bugün insanlık manevî sıkıntılar ve mutsuzluklar yaşıyor?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mutsuzluk » İnsanlar birçok ni’mete sahipken, sayısız kolaylıklar ve güzelliklere hâkimken neden bugün insanlık manevî sıkıntılar ve mutsuzluklar yaşıyor?
share on facebook  tweet  share on google  print  

İnsanlar birçok ni’mete sahipken, sayısız kolaylıklar ve güzelliklere hâkimken neden bugün insanlık manevî sıkıntılar ve mutsuzluklar yaşıyor?

Güzel sormuş kardeşimiz. Bunun arkasında sadece Allahû Tealâ’yı tanıyamamak var.

• İnsanlar var: “Eğer,” der, “ben günde 5 vakit namaz kılarsam, tamam. Görevimi yapmış oldum.”
• İnsanlar var: “Ben ruhumu Allah’a ulaştırmazsam mutsuz olurum.” der.
• İnsanlar var: “Ben ruhumu da fizik vücudumu da Allah’a ulaştırıp Allah’a teslim edersem mutlu olurum.
• İnsanlar: “Ruhumu da vechimi de nefsimi de Allahû Tealâ’ya teslim edersem mutlu olurum.” İnsanlar bu 3’üne ilâveten: “Ruhumu, vechimi, nefsimi, irademi de Allah’a teslim edersem mutlu olurum.” derler.
•    İnsanlar: “Ben Allah’a öyle bir şekilde teslim olmalıyım ki; hiçbir şeyim açıkta kalmasın. Allah benim Rabbim, sahibim. İster ki; ruhumu, vechimi, nefsimi ama bununla beraber irademi de Allahû Tealâ’ya teslim edeyim de onun iradesine tâbî olayım.

İşte sevgili kardeşlerim! Bunların hepsi hak yolun birer merdivenidir. Niçin dînimize İslâm dîni deniyor? İslâm dîni demek teslim dîni demek. ‘Teslim olalım.’ diye. ‘Allah’a ruhumuzu teslim edelim.’ diye teslim ettik. ‘Fizik bedenimizi teslim edelim.’ diye ettik. ‘Nefsimizi teslim edelim.’ diye ettik. ‘İrademizi teslim edelim.’ diye...

Bir insan ruhunu da vechini de nefsini de iradesini de Allah’a teslim etmişse teslim edeceği herşey tamamlanmıştır. İşte onlar dünyadaki en mutlu insanlardır sevgili kardeşlerim! Öyle olmaya çalışın!

Ama cennet istiyorsanız işiniz çok kolay. Daha Allah'a ulaşmayı diler dilemez 1. kat cennetin sahibisiniz sevgili kardeşlerim! Ama gerçekten dilediniz mi? Eğer dilemişseniz Allahû Tealâ size mutlaka mürşid arayışı ihtiyacı verecektir. O zaman anlayacaksınız ki; Allah'a ulaşmayı dilemişsiniz ki; Allahû Tealâ size mürşid aratıyor. İçinizden o geliyor: “Benim de bir mürşidim olsun. Ben de Allahû Tealâ’dan sorayım, mürşidimi ona tâbî olayım.” Defalarca hacet namazını kılarsınız. Göstermez göstermez bir gün ansızın gösterir. Neden göstermez, göstermez? Çünkü siz henüz verilen emirleri yapabilecek anlayış içerisinde olmayabilirsiniz. Allahû Tealâ’da ister ki; hedefe ulaşacak olan kişi bunları bilsin ki; Allah’a çabucak ulaşsın. 7-8 aylık bir devre bir insanın ruhunun Allah’a ulaşması için yeterlidir. Ne olur kişi? Ermiş evliya olur. Ruhunu Allah’a ulaştırmış; evliyâ olur. Ve Allahû Tealâ ister ki; herkes bu hedefe ulaşsın.

Sevgili kardeşlerim! Herşey çok mu güzel yoksa bana mı öyle geliyor? Hepinizi büyük bir sevgiyle selâmlıyorum. Allahû Tealâ’nın hepinizi sonsuz mutluluklara ulaştırmasını diliyorum. Allah hepinizden razı olsun. Es selâmu aleykum ve rahmetullahi ve berekâtuhu!

Benzer konular