Basar ve rûyet arasındaki farkları açıklar mısınız?

Aslında basar; baş gözünün görme hassası, rûyet; kalp gözünün görme hassasıdır. Allahû Tealâ gerek Bakara Suresinin 6. ve 7. âyet-i kerimelerinde: “Onların kalpleri vardır, bununla idrak edemezler. Onların kalpleri vardır, mühürlüdür. İşitme hassaları vardır, mühürlüdür. Kalplerindeki ekinnet vardır. Kalplerinde idrak hassası vardır ama onunla idrak edemezler; mühürlüdür. Görme hassalarınınsa üzerinde gışavet vardır.” diyor.

Onlar muhakkak ki kâfirdirler. Onları ikaz etsen de etmesen de onlar için eşittir (birdir), mü’min olmazlar.

Allah onların kalplerinin üzerini ve işitme (sem’î) hassasının üzerini mühürledi ve görme (basar) hassasının üzerine gışavet (perde) çekti. Onlar için azîm (büyük) azap vardır.


Baş gözleri açılmamış olan insanlar için kullanıyor Allahû Tealâ “görme” kelimesini. Görme hassası olan “basar” hassasını kullanıyor.

A’râf Suresinin 179. âyet-i kerimesinde:

 

“ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ: Onların gözleri vardır, onunla görmezler.” diyor.

Basar; baş gözünün görme hassasısıdır ama rûyet; kalp gözünün görme hassasıdır. Onun için “rûyetullah” olarak kullanılır. Allahû Tealâ dilerse rüyeti kalp için de baş için de kullanabilir ama genel ayrımı bu şekilde yapıyor.

A’râf Suresinin 179. âyet-i kerimesinde de Bakara Suresinin 7. âyet-i kerimesinde de Câsiye Suresinin 23. âyet-i kerimesinde de basar hassasının üzerindeki bir örtüden; gışavetten bahsediyor Allahû Tealâ. Öyleyse söz konusu olan; baş gözünün görme hassasının basar olduğunu görüyoruz. Kalbin görme hassası ise rûyet…

Allah razı olsun.