Hem de üst kademede… Osmanlı zamanında bu konulara çok üst seviyede müracaat edilmiştir. Ve şunları bilmenizi istiyorum sevgili kardeşlerim! Bütün padişahlar, Osmanlı devrinde yaşayan bütün padişahlar tasavvuftandı. Hiçbir padişah yoktur ki; tasavvuftan olmasın. Bütün ordu tasavvuftandı ve bütün meslek standartlarında çalışanlar gene tasavvuftandı. Bir Osmanlı İmparatorluğu eğer bir imparatorluk olmuşsa, arkasında tasavvuftan olmak gerçeği kendisini gösterir. Allah’a hamd ederiz şükrederiz ki; böyle bir ecdadımız var sevgili kardeşlerim! Tasavvufu bütün boyutlarıyla yüzyıllarca yaşamış olan Osmanlı İmparatorluğu…
Bu istikamette, Allahû Tealâ’nın istediği şey açık ve kesin. İstiyor ki; herkes Allah’a ulaşmayı dilesin. Dilerse ne olur? Mutlaka Allah’ın cennetine girer. Çünkü Allahû Tealâ'nın sözü var:
“Kim Bana ulaşmayı dilerse, Ben onu Kendime ulaştırırım.”