Biz kendi başımıza tövbe etsek yeterli değil mi? Mürşide tâbî olmamız şart mı?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mürşid » Biz kendi başımıza tövbe etsek yeterli değil mi? Mürşide tâbî olmamız şart mı?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Biz kendi başımıza tövbe etsek yeterli değil mi? Mürşide tâbî olmamız şart mı?

Kendi başınıza tövbe etseniz yeterli değil, mutlaka bir cereyan almanız lâzım. Bu cereyan da Allah’tan o cereyanı almış olan bir mürşide bağlılığı mutlaka gerektirir. Bu, Kur’ân-ı Kerim’in temel şartıdır.

Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ irşad kademesini boşuna boşuna vazifeli kılmamış. O irşad makamını oluşturan kimlerse, onlar mutlaka kendi mürşidlerinden bu yetkiyi almışlardır. Zaten tâbî oldukları anda cereyan onlara geçmiştir. O cereyanın sahibi olarak başkalarına da Allah’ın emirlerini ve onların Allah için yaptıkları çalışmalardaki sonuçlara dayalı güzellikleri başkalarına da ulaştırmakla vazifeli kılınmaları Allahû Tealâ tarafından emrolunmuştur.

Öyleyse sevgili kardeşlerim, her öğrenen, başkalarına öğretmeyi usûl haline getirmelidir. İşte zamanımızda da dînimizin ne hallere düştüğünü hepiniz biliyorsunuz. İslâm’ın 5 şartından bahsediyor dîn adamlarımız; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek ve kelime-i şahadet getirmek. Onlara sorduğumuz zaman:

“Peki, senin dîninin adı ne?” “İslâm.”
“İslâm ne demek?” “Teslim olan.”

“Sen şimdi İslâm’ın 5 şartıyla yani namaz kılarak, oruç tutarak, zekât vererek, hacca giderek, kelime-i şahadet getirerek neyini Allah’a teslim etmişsin ki? Veya edebilirsin ki? Allahû Tealâ Kur’ân-ı Kerim’de; ‘Ruhunu da fizik bedenini de nefsini de iradeni de Allah’a teslim et!’ buyuruyor. Bu teslimler hiç bir şekilde bu standartlar içinde gerçekleşemez.”

Tâbiiyet olmadıkça bir insanın ruhu, vücudundan çıkarak Allah’a doğru yola çıkmaz. Ruhun Allah’a ulaşmasıyla daha ilk teslim gerçekleşmiştir; ruhun teslimi. Sonra fizik beden teslim olacaktır. Sonra nefs teslim olacaktır ki; bunun için daimî zikir şarttır. En sonunda da irade teslim olacaktır. Bu teslimlerin hepsi Allahû Tealâ tarafından farz kılınmıştır. “Ne yani bu teslimler gerçekleşmezse biz cehenneme mi gideriz?” Yok! Hiç öyle bir şey yok.

Kim Allah’a ulaşmayı dilerse dileyen kişi 1. kat cennete ehil olmuştur. Gerçekten dilemişse, zaten dileyen kişi mutlaka mürşid ihtiyacı duyacaktır. Bir mürşide ulaşıp, tâbiiyetini gerçekleştirecektir. Bu onun ruhunun vücudundan ayrılıp, Allah’a doğru yola çıkmasını ve onun 2. kat cennete gitmesini sağlar. Yola çıkan ruh, 7-8 aylık bir devrede mutlaka Allah’ın Zat’ına ulaşacaktır ve böylece ermiş evliya olacaktır. Ruh Allah’a ulaşacaktır, kişi ermiş evliya olacaktır; 3. kat cennetin sahibi olacaktır. Ondan sonra fizik bedenin teslimi, ondan sonra nefsin teslimi, ondan sonra muhlis olmak, ondan sonra iradeyi Allah’a teslim etmek var. Bunların hepsi 4, 5, 6 ve 7. kat cennetleri ifade eder.

Sevgili kardeşlerim! Bütün insanlar için Allahû Tealâ hedeflerini ortaya koymuş. Bu hedefler bütün insanlar için geçerli. Allahû Tealâ bizlerden ne istiyor? Mutlu olmamızı istiyor. İşte bu mutluluk, Allah’ın emirlerine itaat etmekle gerçekleşen bir olgudur. Bütün insanlar için olay açık ve kesindir. Tâbiiyet konunun temelini teşkil eder.
 
Allah razı olsun.

Benzer konular