Allah'a ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e îmân etmek İslâm için yeterli değil midir?

Anasayfa » Ana Sayfa » İslâm » Allah'a ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e îmân etmek İslâm için yeterli değil midir?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Allah'a ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e îmân etmek İslâm için yeterli değil midir?

Yeterli değildir. İslâm’ın kendisine göre şartları vardır: Bir tanesi namaz kılmak, bir tanesi oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek. Bunlar farzdır. Ama kişinin şartları müsaitse farzdır. Ama neler kişinin şartları müsaitse? Meselâ; parası olmalı ki; hacca gidebilsin kişi bunun gibi. Ama normal olayları gerçekleştirmek; namaz kılmak, oruç tutmak, zikir yapmak; bunlar parayla alâkası olmayan şeylerdir. Bunların mutlaka gerçekleşmesi gerekir.

Ve birçok insanın çok büyük bir yanlışlıkla “İslâm’ın şartı 5’tir.” tarzındaki ifadesi Kur’ân’a uymamaktadır. İslâm’ın şartı 5 değildir; 7’dir. Tamam, namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; hepsi farzdır.

* Ama Allah'a ulaşmayı dilemek de farzdır; 6.
* Teslimler de farzdır ve konunun temelini teslimler oluşturur.

Ruhun, fizik bedenin, nefsin ve iradenin Allah'a teslimi ki; teslim dînimize adını veren kavramdır. İslâm, “teslim olan” demektir. Bütün insanlar için, İslâm standardı içindeki insanlar için olay açık ve kesindir. Ruhunuzu da fizik bedeninizi de nefsinizi de iradenizi de Allah'a teslim etmek hedefinizdir.

Peki, ben bunları yapamazsam cehenneme mi giderim? Hayır. Öyle değil. Daha Allah'a ulaşmayı dilediğiniz anda 1. kat cenneti kazanırsınız. Ama gerçekten dilediniz mi? Bu, sizin o noktadayken değişikliğinize bağlıdır. Eğer Allah'a ulaşmayı dileyen bir insansanız, o zaman mutlaka Allahû Tealâ sizi mürşid arayışına sevk eder. Hacet namazı kılmak içinizden gelen bir talep olur. Hacet namazını kılarsınız, mürşidinizi sorarsınız Allahû Tealâ’dan. Ve ona ulaşıp, tâbî olursunuz veya onun bir vekiline ulaşıp, tâbî olursunuz. Bütün insanlar için olay budur. Hiç kimse mürşidine tâbî olmadan üst hedeflere ulaşamaz. Allah'a ruhunu, fizik bedenini, nefsini ve iradesini asla teslim edemez.

Allah razı olsun.

Benzer konular