Amellerin boşa gitmesi veya silinmesi olayını bize açıklayabilir misiniz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Amellerin boşa gitmesi veya silinmesi olayını bize açıklayabilir misiniz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Amellerin boşa gitmesi veya silinmesi olayını bize açıklayabilir misiniz?

Sadece 2 türlü insan yaşar. Allah’a ulaşmayı dilemeyenler ve dileyenler. Allahû Tealâ, Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin hüsranda olduğunu söylüyor. Yûnus Suresi 45. âyet-i kerime:

10/YÛNUS-45: Ve yevme yahşuruhum keen lem yelbesû illâ sâaten minen nehâri yeteârafûne beynehum, kad hasirallezîne kezzebû bi likâillâhi ve mâ kânû muhtedîn(muhtedîne).
Ve o gün (Allahû Tealâ), gündüzden bir saatten başka kalmamışlar (bir saat kalmışlar) gibi onları toplayacak (haşredecek). Birbirlerini tanıyacaklar (aralarında tanışacaklar). Allah’a mülâki olmayı (Allah’a ölmeden önce ulaşmayı) yalanlayanlar, hüsrandadır (nefslerini hüsrana düşürdüler). Ve hidayete eren kimseler olmadılar (ruhlarını ölmeden evvel Allah’a ulaştıramadılar).


“Kim Allah’a mülâki olmayı, yani insan ruhunun ölmeden evvel Allah’a ulaşmasını inkâr ederse (inkâr ettiğine göre o kişi Allah’a ulaşmayı dilemiyor demektir), öyleyse dilemesi zaten söz konusu değil. "Kim inkâr ederse onlar hüsrandadır ve hidayette değildir.” diyor. Zumer Suresinin 65. âyet-i kerimesinde Allah hüsranda olanların amellerinin boşa gideceğini söylüyor:

39/ZUMER-65: Ve lekad ûhıye ileyke ve ilâllezîne min kablike, le in eşrakte le yahbetanne ameluke ve le tekûnenne minel hâsirîn(hâsirîne).
Ve andolsun ki, sana ve senden öncekilere: “Gerçekten eğer sen şirk koşarsan (Allah’a ulaşmayı dilemezsen), amellerin mutlaka heba olur. Ve mutlaka hüsrana düşenlerden olursun.” diye vahyolundu.


Ve insanların hüsrana düşeceğini ve amellerin boşa gideceğini Allahû Tealâ Kehf Suresinin 104 ve 105. âyetlerinde de söylüyor:

18/KEHF-104: Ellezîne dalle sa’yuhum fîl hayâtid dunyâ ve hum yahsebûne ennehum yuhsinûne sun’â(sun’an).
Onlar, dünya hayatında amelleri (çalışmaları) sapmış (kaybettikleri dereceler, kazandıkları derecelerden daha fazla) olanlardır. Ve onlar, güzel ameller işlediklerini zannediyorlar.

18/KEHF-105: Ulâikellezîne keferû bi âyâti rabbihim ve likâihî fe habitat a’mâluhum fe lâ nukîmu lehum yevmel kıyameti veznâ(veznen).
İşte onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na mülâki olmayı (ölmeden evvel ruhun Allah’a ulaşmasını) inkâr ettiler. Böylece onların amelleri heba oldu (boşa gitti). Artık onlar için kıyâmet günü mizan tutmayız.


“Onlar ki Allah’a mülâki olmayı inkâr ederler (aynı şey) ve Allah’ın âyetlerini inkâr ederler. Onların amelleri boşa gitmiştir, heba olmuştur” diyor Allahû Tealâ. "habitat a’mâluhum" diyor. Öyleyse ne demek bu, amellerin boşa gitmesi? Sevgili kardeşlerim, bir insan Allah’a ulaşmayı dilemedikçe onun kazandığı dereceler amel defterinde durur. Kazandığı dereceler kaybettiklerinden büyük de olsa bunun bir kıymeti yoktur. Çünkü Allahû Tealâ o kişi ölene kadar, o kazandığı dereceleri amel defterinde tutar. Ama bu kişi ölene kadar Allah’a ulaşmayı dilememişse o zaman amel defterindeki kazandığı dereceleri kiramen kâtibin melekleri yok eder. Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin amelleri boşa çıkar.   

Öyleyse sevgili kardeşlerim, Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir kimse için bu söz konusudur. Eğer o kişi Allah’a ulaşmayı dileseydi ne olacaktı? Dilemeyen birisinin amelleri boşa gittiğine göre, Allahû Tealâ’nın Kur’ân’ı Kerim’e “Ameller hiç kimseyi kurtaramaz.” hükmünü neden koyduğunu herkes anlamış olur. Neden
diyor Allahû Tealâ “Amelleri hiç kimseyi kurtaramaz.” Çünkü o kişi Allah’a ulaşmayı dilemiyorsa, amellerinin bir tek derecatı bile kazandırması münkün değil kişiye. Ama Mu’minin Suresinin 102 ve 103. âyetleri günahları sevaplarından fazla olanın mutlaka cehenneme gideceğini, sevapları da günahlarından fazla olanların cennete gideceğini söylüyor:

23/MU'MİNÛN-102: Fe men sekulet mevâzînuhu fe ulâike humul muflihûn(muflihûne).
O zaman kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir.

23/MU'MİNÛN-103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne).
Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse, işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.


Öyleyse bu kişinin, amellerinden dolayı kazandığı dereceler sayılmıyor ki Allah’a ulaşmayı dilemediği sürece. Sayılmadığı için de o kişinin gideceği yer muhakkak ki cehennemdir. Amelleri boşa giden bir insan için gidilecek yer sadece cehennemdir.

Şimdi Allahû Tealâ’nın bu bapta neler yaptığına bakıyoruz. Bir kişi eğer Allah’a ulaşmayı dilemiyorsa, ya uzuvları üzerine, ya da hassaları üzerine Allahû Tealâ engeller koymuştur. Ve ona furkanlar vermez. Furkanlar vermediği için o kişinin günahları hep sevaplarını aşacaktır.   

Muhterem Efendimiz, müsadenizle bir sorum olacak inşallah (inşallah). Amellerin boşa gitmesi veya silinmesi olayını bize açıklayabilir misiniz inşallah? Allah razı olsun. 
 
Allahû Tealâ açık bir şekilde Allah’a ulaşmayı dilemeyen kişinin amelleri boşa gider dediği cihetle, o kişinin cennete girmesi hiçbir şekilde mümkün değildir. Çünkü kaybettiği dereceler mutlaka kazandığı derecelerden fazladır. Genel olarak bütün insanların kaybettiği dereceler kazandığı derecelerden fazladır. Ama kim Allah’a ulaşmayı dilerse Allah ona furkanlar verir. Enfâl Suresinin 29. âyet-i kerimesi gereğince:
 
8/ENFÂL-29: Yâ eyyuhâllezîne âmenû in tettekullâhe yec’al lekum furkânen ve yukeffir ankum seyyiâtikum ve yagfir lekum, vallâhu zul fadlil azîm(azîmi).
Ey âmenû olanlar! Allah’a karşı takva sahibi olursanız sizi furkan (hak ve bâtılı ayırma özelliği) sahibi kılar! Ve sizden (sizin) günahlarınızı örter ve size mağfiret eder (günahlarınızı sevaba çevirir). Ve Allah, büyük fazl sahibidir.


Ve her verdiği furkanla derecat kazandırır ve kişinin günahlarını mutlaka örter.

Enfâl 29'da diyor ki:

"Takva sahibi olun, Allah’a ulaşmayı dileyin ve Allah size furkanlar versin ve sizin günahlarınızı örtsün."

İşte kişinin günahları örtülünce, sevapları günahlarından daha fazla olduğu cihetle, kişi Allah’a ulaşmayı diledikten sonra ölse, onun aynı anda günahları örtüleceği için, kişi mutlaka sevapları günahlarından fazla olan birisidir. Ve Müminin suresinin 103. âyet-i kerimesi gereğince gideceği yer Allah’ın cennetidir.   

Sevgili kardeşlerim, herkes ne kadar sevap kazanırsa kazansın sevapları amel defterine kaydediliyor. Ama  ölünceye Allahû Tealâ bekleyip, o kişi kadar ölünceye kadar Allah’a ulaşmayı dilememişse, amel defterindeki o negatif dereceler hükümferma oluyor. O zaman mutlaka o kişinin günahları sevaplarından fazla ve gideceği yer cehennem.

Benzer konular