Şâh-ı Nakşibendi Muhammed Bahaüddin Hazretleri, tâbî olmadan önce söylediği sözleri bizlere açıklar mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Şâh-ı Nakşibendi Muhammed Bahaüddin Hazretleri, tâbî olmadan önce söylediği sözleri bizlere açıklar mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Şâh-ı Nakşibendi Muhammed Bahaüddin Hazretleri, tâbî olmadan önce söylediği sözleri bizlere açıklar mısınız?

“Şah-ı Nakşibendi Muhammed Bahaüddin Hazretleri, tâbî olmadan önce bir sözünde şöyle buyurmuş: ‘Öyle bir yol istiyorum ki, oraya giren her kimse vuslat makamıyla müşerref olsun.” Yani Allahû Tealâ’ya ruhunu, mutlaka ulaştırsın.

Sualinin A şıkkında diyor ki:
 
“Bu istek, Allah’a ulaşma dileğiyle paralel bir seyir izliyor diyebilir miyiz?”
 
Evet. Allah’a ulaşmayı dilemekle başlayan bu dilek, Allah’ın Zat’ına ulaşmakla noktalanır. Sonunda ise Zat’ı görmek söz konusudur, Allah’ın Zat’ını görmek söz konusudur.

B şıkkında diyor ki:
 
“Bu sözde bahsedilen vuslat ile Rad Suresinin 21. âyet-i kerimesindeki vuslat arasında bir ilişki var mıdır?”
 
İlişki kesin olarak vardır. Aynı şeyi söylüyorlar. Rad Suresinin 21. âyet-i kerimesi:

13/RA'D-21: Vellezîne yasılûne mâ emerallâhu bihî en yûsale ve yahşevne rabbehum ve yehâfûne sûel hisâb(hisâbi).
Ve onlar Allah’ın (ölümden evvel), Allah’a ulaştırılmasını emrettiği şeyi (ruhlarını), O’na (Allah’a) ulaştırırlar. Ve Rab’lerine karşı huşû duyarlar ve kötü hesaptan (cehenneme girmekten) korkarlar.


“Ve onlar Allah’ın Allah’a ulaştırılmasını emrettiği şeyi, O’na, Allah’a ulaştırırlar. Ve Rab’lerine karşı huşû duyarlar ve kötü hesaptan, cehenneme girmekten, günahlarının sevaplarından fazla çıkmasından korkarlar.”, ifadesi Rad Suresinin 21. âyet-i kerimesindeki vuslattır. Şah-ı Nakşibendi Hazretlerinin de söylediği vuslat aynı vuslattır.

Ruhun Allah’a ulaşması; vuslat, vasıl olmak demek. “Vasıl”dan geliyor, “v, s, l” den geliyor. Allah’ın Zat’ına, insanın ruhunun ulaşması ve Allah’ın Zat’ında kaybolması.

C şıkkında diyor ki:
 
“Bu sözle Ankebut Suresinin 5. âyet-i kerimesinde Allah’ın verdiği garanti arasında bir ilişki var mıdır?”
 
Evet, vardır. Allahû Tealâ ne diyordu orada:

29/ANKEBÛT-5: Men kâne yercû likâallâhi fe inne ecelallâhi le âtin, ve huves semîul alîm(alîmu).
Kim Allah’a mülâki olmayı (hayattayken Allah’a ulaşmayı) dilerse, o taktirde muhakkak ki Allah’ın tayin ettiği zaman mutlaka gelecektir (ruhu mutlaka hayattayken Allah’a ulaşacaktır). Ve O; en iyi işiten, en iyi bilendir.


“Kim Allah’a mülâki olmayı dilerse, Allah’a mülâki olmayı, ulaşmayı dilerse, ruhunu ölmeden evvel Allah’a ulaştırmayı dilerse, Allah’ın tayin ettiği o gün mutlaka gelecektir. Allah işitir ve bilir.”

Bu Allah’ın verdiği garanti de; evet, vuslat garantisidir.

Benzer konular