Şeytanla nefs arasında nasıl bir ilişki vardır? Şeytan olmasaydı nefs olur muydu?

Anasayfa » Ana Sayfa » Şeriat Kitapları » Şeytanla nefs arasında nasıl bir ilişki vardır? Şeytan olmasaydı nefs olur muydu?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Şeytanla nefs arasında nasıl bir ilişki vardır? Şeytan olmasaydı nefs olur muydu?

Hocamız sohbetinde Allahû Tealâ ile şeytan arasındaki bir konuşmadan bahsetmiştir. Şeytan Allahû Tealâ’ya: “Hz. Âdem’i topraktan yarattın, beni ise ateşten yarattın. Ben ona secde etmem.” demişti. Allahû Tealâ da onu huzurundan kovmuştu.

“Beni huzurundan kovdun. O zaman beni insanlarla beraber kıyâmete kadar yaşat. Ben de onları doğru yoldan çıkarayım. Yapmamaları gerekeni yaptırıp yapmaları gereken şeyleri de yaptırmayayım (haram ve helâl)” demişti.

Allahû Tealâ’nın şeytana böyle bir iş için son derece tehlikeli ve sakıncalı bir iş için izin vermesi, biz insanları nefsimize karşı denemesi mi? Yoksa bu iki yoldan hangisini kabul ediyorlar diye insanları denemesi mi?

Her ikisinde de kardeşimiz “İnsanları denemesi” diye sormuş olmuyor mu? Hangi kardeşimizse. Diyorsunuz ki:

“Allah’ın şeytana böyle bir iş için izin vermesi, biz insanları nefsimize karşı denemesi mi? İnsanları denemesi mi yani. Yoksa bu iki yoldan hangisini kabul ediyorlar diye insanları denemesi mi?”

Her ikisi de denemesi ama nefsimize karşı denemesi mi yoksa doğruyu ve yanlışı kabul ediyorlar istikametinde denemesi mi? Zaten nefsimize karşı denemesi; yanlışlar hep nefsimizin afetlerinden geleceği için yanlışa karşı da denemesi istikametinde düşünülür. Ve bu iki yoldan doğrusunu veya yanlışını kabul ettiği zaman kişi ya nefsine ya ruhuna tâbî olmuş olur. Netice her ikisinde de aynı noktaya ulaşıyor. Her ikisinde de insanlar deneniyor.

Şeytan olmasaydı nefs olur muydu?

Olurdu. Şeytana aslında ihtiyaç yok. Nefs zaten afetlerle dolu olan bir müessese. Onu tedavi etmediğiniz takdirde sizi daima kötülüklere çağıracaktır. Şeytan olmasa da nefsiniz sizi bütün kötülüklere karşı mutlaka çağıracaktı.

Şeytanla nefs arasında nasıl bir ilişki vardır?

Allahû Tealâ diyor ki:

24/NÛR-21: Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tettebiû hutuvâtiş şeytân(şeytâni), ve men yettebi’ hutuvâtiş şeytâni fe innehu ye’muru bil fahşâi vel munker(munkeri) ve lev lâ fadlullâhi aleykum ve rahmetuhu mâ zekâ minkum min ehadin ebeden ve lâkinnallâhe yuzekkî men yeşâu, vallâhu semî’un alîm(alîmun).
Ey âmenû olanlar, şeytanın adımlarına tâbî olmayın! Ve kim şeytanın adımlarına tâbî olursa o taktirde (şeytanın adımlarına uyduğu taktirde) muhakkak ki o (şeytan), fuhşu (her çeşit kötülüğü) ve münkeri (inkârı ve Allah’ın yasak ettiklerini) emreder. Ve eğer Allah’ın rahmeti ve fazlı sizin üzerinize olmasaydı (nefsinizin kalbine yerleşmeseydi), içinizden hiçbiri ebediyyen nefsini tezkiye edemezdi. Lâkin Allah, dilediğinin nefsini tezkiye eder. Ve Allah, Sem’î’dir (en iyi işitendir) Alîm’dir (en iyi bilendir).


“Sakın şeytanın adımlarına tâbî olmayın. Kim şeytanın adınlarına tâbî olursa onlar şeytan tarafından münker ve fuhuşla emrolunurlar.” diyor.

Şeytan, nefsimizin azması istikametinde bize tesir etmek imkânının sahibi olan bir varlık. Hangi standartlarda? Allah'a ulaşmayı dilemediğimiz takdirde. İnsan ve cin şeytanların hem kuluyuz hem de dostuyuz. Ama ne zaman Allah'a ulaşmayı dilersek, Zumer-17, o zaman tagutun kulu olmaktan kurtuluyoruz, Allah’ın kulu oluyoruz. Tagutun münkerle ve fuhuşla bize emretmesini Allah engelliyor. Diyor ki Allahû Tealâ orada:
 
39/ZUMER-17: Vellezînectenebût tâgûte en ya’budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buşrâ, fe beşşir ibâdi.
Ve onlar ki; taguta (insan ve cin şeytanlara) kul olmaktan içtinap ettiler (kaçındılar, kendilerini kurtardılar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaşmayı dilediler). Onlara müjdeler vardır. Öyleyse kullarımı müjdele!

Sahâbe için diyor ki: “Onlar taguta kul olmaktan kurtardılar kendilerini, kaçındılar, içtinab ettiler çünkü onlar Allah'a ulaşmayı dilediler. Onlara müjdeler vardır. Kullarımı müjdele.”

Ne olmuş? “Kullarımı” diyor Allahû Tealâ. Tagutun kuluyken bütün sahâbe Allah’ın kulu olmuşlar. Ne yapmışlar? Allah'a ulaşmayı dilemişler.

Öyleyse şeytanın bize hükmetmesinden, Allah'a ulaşmayı dilediğimiz andan itibaren hepimiz kurtuluruz.

Benzer konular