Son sohbetlerinizden Allahû Tealâ’nın irademizden 2. bir misak aldığını öğrendik inşaallah. Bu konuda bizlere bilgi verir misiniz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Yemin, Misak ve Ahd » Son sohbetlerinizden Allahû Tealâ’nın irademizden 2. bir misak aldığını öğrendik inşaallah. Bu konuda bizlere bilgi verir misiniz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Son sohbetlerinizden Allahû Tealâ’nın irademizden 2. bir misak aldığını öğrendik inşaallah. Bu konuda bizlere bilgi verir misiniz?

Allah’ın ahdi: Ruhumuzun, vechimizin, nefsimizin ve irademizin Allah’a teslimidir. Allah’ın vasiyeti de aynı şeydir.

Allahû Tealâ bizden, hepimizden “e lestu birabbikum” günü, yemin, misak ve ahd alıyor: “Ben sizin Rabbiniz olduğuma göre, ey ruhlar! Bana misak verin; ölmeden evvel Bana döneceğinize dair. Ey fizik vücutlar! Bana ahd verin; Bana teslim olacağınıza dair. Ey nefsler! Bana yemin verin, Bana tasfiye olarak teslim olacağınıza dair.” diyor. Ruhumuzdan, vechimizden, nefsimizden; yemin, misak ve ahd alıyor, sonra da Allah’ın irademize yönelmesi var ve irademizden misak alması var.

İrade-i İlâhiye, İlâhi İrade, Allah’ın İradesi, bizim cüz’i irademizden misak alıyor. Kur’ân-ı Kerim’de 3 tane yemin adı geçer; yemin, misak ve ahd. Nefsimiz, ruhumuz ve fizik vücudumuzda Allahû Tealâ bunların hepsini kullandı. Allah bizden irademizi de teslim etmemizi isteyen yeminine; “Allah’ın ahdi” diyor, (“ahdillâhi” diyor). Bizim Allah’a verdiğimiz misakimiz ise “misak” adını alıyor, bizim irademizin İlâhi İrade’ye verdiği misakimiz ise “misak” adını alıyor, yeminimiz ise “misak” adını alıyor. Burada ruhumuzun da vechimizin de nefsimizin de irademizin de Allah’a teslimi söz konusu. İşte burada misakimiz Allahû Tealâ tarafından çok güzel anlatılmış; Ra’d Suresinin 20., 21. ve 22. âyet-i kerimelerinde:

13/RA'D-20: Ellezîne yûfûne bi ahdillâhi ve lâ yenkudûnel misâk(misâka).
Onlar, Allah’ın ahdini ifa ederler (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim ederler). Ve misaklerini (diğer teslimlerle birlikte iradelerini de Allah’a teslim edeceklerine dair misaklerini) bozmazlar.

13/RA'D-21: Vellezîne yasılûne mâ emerallâhu bihî en yûsale ve yahşevne rabbehum ve yehâfûne sûel hisâb(hisâbi).
Ve onlar Allah’ın (ölümden evvel), Allah’a ulaştırılmasını emrettiği şeyi (ruhlarını), O’na (Allah’a) ulaştırırlar. Ve Rab’lerine karşı huşû duyarlar ve kötü hesaptan (cehenneme girmekten) korkarlar.

13/RA'D-22: Vellezîne saberûbtigâe vechi rabbihim ve ekâmûs salâte ve enfekû mimmâ razaknâhum sirren ve alâniyeten ve yedraûne bil hasenetis seyyiete ulâike lehum ukbed dâr(dâri).
Onlar, sabırla Rab’lerinin Vechini (Zat’ını, Zat’a ulaşmayı ve Allah’ın Zat’ını görmeyi) dileyenler ve namazı ikame edenler, onları rızıklandırdığımız şeylerden gizli ve açıkça infâk edenlerdir. Ve seyyiati, hasenat ile (iyilikle) savan kimselerdir. İşte onlar için, bu dünyanın (güzel bir) akıbeti (sonucu) vardır.


Diyor ki Allahû Tealâ: “ellezîne yûfûne bi ahdillâhi ve lâ yenkudûnel misâk: Onlar Allah’ın ahdini yerine getirirler ve misaklerini bozmazlar.”

“Allah’ın ahdini yerine getirirler (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini teslim ederler Allah’a) ve böylece misaklerini de bozmazlar (misaklerini böylece yerine getirmiş olurlar).” diyor. Ruhlarını, vechlerini, nefsleri ve iradelerini Allah’a teslim ederek… Daha sonra da “Onlar sabırla Allah’ın Zat’ını dileyenlerdir.” diyor. Allah’ın Zat’ını, Allah’ın Zat’ını görmek üzere dileyenler; misaklerini yerine getirenler, 4 teslimi gerçekleştirenlerdir.

Allah razı olsun.

Benzer konular