Allah'a ulaşmayı dilemekten bahsettiniz. İbadetlerini yerine getiren bir kişi Allah'a ulaşmayı dilemiş olur mu?
Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Allah'a ulaşmayı dilemekten bahsettiniz. İbadetlerini yerine getiren bir kişi Allah'a ulaşmayı dilemiş olur mu?
Allah'a ulaşmayı dilemekten bahsettiniz. İbadetlerini yerine getiren bir kişi Allah'a ulaşmayı dilemiş olur mu?
İbadetlerini yerine getiren bir kişi; namaz kılan, oruç tutan, zekât veren, hacca giden ve kelime-i şahadet getiren bir kişidir.
Sevgili kardeşlerim! Allah’a ulaşmayı dilemek bir dilektir; “Yarabbi! Ben de ruhumu Sana ulaştırmak istiyorum. Ne olur, benim de ruhumu Sana ulaştır.” Böyle bir talep, o kişinin Allahû Tealâ tarafından bir mürşide ulaşması için bir nev’î yardım istemektir Allahû Tealâ’dan. Ancak böyle bir olay tahakkuk ettiği takdirde yani kişi Allahû Tealâ’nın tayin ettiği bir mürşide ulaşıp da boy abdesti alıp, ona tâbî olduğunda ruhu vücudundan ayrılarak Allah’a doğru yola çıkacaktır. 7-8 aylık bir devrenin sonunda da bu ruh 7 tane gök katını aşacaktır, oradan Sidretül Münteha’ya çıkacaktır. Oradan da Allah’ın Zat’ına ulaşacaktır. İşte bu kişinin ruhu Allah’a ulaşmıştır. Bu kişi, bu noktada ermiş evliya olur.
Nesi ermiş? Ruhu ermiş. Kime, nereye ermiş? Allah’a ermiş.
Allahû Tealâ bütün insanların ruhlarını Allah’a ulaştırmalarını farz kılıyor.
Sevgili kardeşlerim Allahû Tealâ’nın hedefi, bütün insanlar için onların sadece mutlu olmalarını temin etmek üzere Allahû Tealâ tarafından tertip edilir. Allahû Tealâ ister ki; herkes ermiş evliya olsun, herkes ruhunu dünya hayatını yaşarken Allah’a ulaştırmış olsun ve böylece bu kişi ermiş evliya olmak şerefine ulaşır. İşte şimdi “İslâm’ın 5 şartı vardır.” diyenlere hitap ediyorum: Evet namaz kılmak da farzdır, oruç tutmak da farzdır, zekât vermek de farzdır, hacca gitmek de farzdır, kelime-i şahadet getirmek de farzdır. Bunlar İslâm’ın şartlarından 5 tanesidir. Ama İslâm’ın şartı 5 değildir:
* Allah'a ulaşmayı dilemek de var, bu şartların arasında ve
* En önemlisi Allah’a teslim olmak da var sevgili kardeşlerim:
- Kişinin ruhunu Allah’a teslim etmesi 1. teslimdir.
- Fizik vücudun teslimi 2. teslimdir.
- Nefsin teslimi 3. teslimdir.
- İradenin teslimi 4. teslimdir.
İslâm, “teslim olan” demek. Hiç kimse bir mürşide tâbî olmaksızın ruhunu Allah’a ulaştıramaz. Öyleyse herkes için Allahû Tealâ bir mürşid arayışını emrediyor. Bu çok kolay bir şey sevgili kardeşlerim! Boy abdesti alırsınız ve hacet namazını kılarsınız. Hacet namazını kıldıktan sonra da Allahû Tealâ’ya sorarsınız; “Yarabbi, benim mürşidim kim?” diye. Allahû Tealâ birinci de olmasa bile ikinci de en geç üçüncü de size mutlaka mürşidinizi gösterir. O mürşidin kendisine ulaşmak da farz değil. O mürşidin sizin bulunduğunuz mevkide bulunan yerde bulanan bir yetkili vekiline ulaşıp, ona tâbî olmanız gene size aynı neticeyi verir. Ve ermiş evliya olmak üzere bu kişiye tâbî olduğunuz an, ruhunuz vücudunuzu terk ederek Allah’a doğru yola çıkanların kafilesine katılır ve 7-8 aylık bir devrenin sonunda da sizin ve onların ruhu da Allahû Tealâ’ya ulaşır ve hepsi ermiş evliya olurlar.
Ne mutlu bizlere sevgili kardeşlerim ki; Allahû Tealâ bizlere bu imkânı veriyor. Ruhumuzu Allah’a ulaştırıyor ve bizden sonra gelecek olanlar da aynı yolu takip ederek gene hepsi ruhlarını Allah’a ulaştırmak imkânının sahipleri olacaklar. Her şey çok mu güzel, yoksa bana mı öyle geliyor sevgili kardeşlerim?
Sevgili kardeşlerim! Allah’a ulaşmayı dilemek bir dilektir; “Yarabbi! Ben de ruhumu Sana ulaştırmak istiyorum. Ne olur, benim de ruhumu Sana ulaştır.” Böyle bir talep, o kişinin Allahû Tealâ tarafından bir mürşide ulaşması için bir nev’î yardım istemektir Allahû Tealâ’dan. Ancak böyle bir olay tahakkuk ettiği takdirde yani kişi Allahû Tealâ’nın tayin ettiği bir mürşide ulaşıp da boy abdesti alıp, ona tâbî olduğunda ruhu vücudundan ayrılarak Allah’a doğru yola çıkacaktır. 7-8 aylık bir devrenin sonunda da bu ruh 7 tane gök katını aşacaktır, oradan Sidretül Münteha’ya çıkacaktır. Oradan da Allah’ın Zat’ına ulaşacaktır. İşte bu kişinin ruhu Allah’a ulaşmıştır. Bu kişi, bu noktada ermiş evliya olur.
Nesi ermiş? Ruhu ermiş. Kime, nereye ermiş? Allah’a ermiş.
Allahû Tealâ bütün insanların ruhlarını Allah’a ulaştırmalarını farz kılıyor.
Sevgili kardeşlerim Allahû Tealâ’nın hedefi, bütün insanlar için onların sadece mutlu olmalarını temin etmek üzere Allahû Tealâ tarafından tertip edilir. Allahû Tealâ ister ki; herkes ermiş evliya olsun, herkes ruhunu dünya hayatını yaşarken Allah’a ulaştırmış olsun ve böylece bu kişi ermiş evliya olmak şerefine ulaşır. İşte şimdi “İslâm’ın 5 şartı vardır.” diyenlere hitap ediyorum: Evet namaz kılmak da farzdır, oruç tutmak da farzdır, zekât vermek de farzdır, hacca gitmek de farzdır, kelime-i şahadet getirmek de farzdır. Bunlar İslâm’ın şartlarından 5 tanesidir. Ama İslâm’ın şartı 5 değildir:
* Allah'a ulaşmayı dilemek de var, bu şartların arasında ve
* En önemlisi Allah’a teslim olmak da var sevgili kardeşlerim:
- Kişinin ruhunu Allah’a teslim etmesi 1. teslimdir.
- Fizik vücudun teslimi 2. teslimdir.
- Nefsin teslimi 3. teslimdir.
- İradenin teslimi 4. teslimdir.
İslâm, “teslim olan” demek. Hiç kimse bir mürşide tâbî olmaksızın ruhunu Allah’a ulaştıramaz. Öyleyse herkes için Allahû Tealâ bir mürşid arayışını emrediyor. Bu çok kolay bir şey sevgili kardeşlerim! Boy abdesti alırsınız ve hacet namazını kılarsınız. Hacet namazını kıldıktan sonra da Allahû Tealâ’ya sorarsınız; “Yarabbi, benim mürşidim kim?” diye. Allahû Tealâ birinci de olmasa bile ikinci de en geç üçüncü de size mutlaka mürşidinizi gösterir. O mürşidin kendisine ulaşmak da farz değil. O mürşidin sizin bulunduğunuz mevkide bulunan yerde bulanan bir yetkili vekiline ulaşıp, ona tâbî olmanız gene size aynı neticeyi verir. Ve ermiş evliya olmak üzere bu kişiye tâbî olduğunuz an, ruhunuz vücudunuzu terk ederek Allah’a doğru yola çıkanların kafilesine katılır ve 7-8 aylık bir devrenin sonunda da sizin ve onların ruhu da Allahû Tealâ’ya ulaşır ve hepsi ermiş evliya olurlar.
Ne mutlu bizlere sevgili kardeşlerim ki; Allahû Tealâ bizlere bu imkânı veriyor. Ruhumuzu Allah’a ulaştırıyor ve bizden sonra gelecek olanlar da aynı yolu takip ederek gene hepsi ruhlarını Allah’a ulaştırmak imkânının sahipleri olacaklar. Her şey çok mu güzel, yoksa bana mı öyle geliyor sevgili kardeşlerim?
Allah hepinizden razı olsun.
- Allah sizden razı olsun Muhterem Efendimiz! Her şey sizinle her şey himmetinizle güzel inşaallah Muhterem Efendimiz!
