Kur'ân-ı Kerim'de şeytanın Allah'ın muhlis kullarına dokunamayacağını bildirilmiştir. Biz nasıl muhlis kullar olabiliriz?
Anasayfa » Ana Sayfa » Mürşid » Kur'ân-ı Kerim'de şeytanın Allah'ın muhlis kullarına dokunamayacağını bildirilmiştir. Biz nasıl muhlis kullar olabiliriz?
Kur'ân-ı Kerim'de şeytanın Allah'ın muhlis kullarına dokunamayacağını bildirilmiştir. Biz nasıl muhlis kullar olabiliriz?
Allah razı olsun. Sevgili kardeşlerim! Muhlis demek “halis olmuş” demek. Muhlis “halis olan” mânâsına geliyor. Halis de “saf” demek. Yani “katışıksız” demek. İşte nefsinizin kalbi başlangıçta %100 afetlerle doludur. Öfke, kin, kıskançlık, haset, isyan, iptilalar, vs. negatif faktörlerdir. Bunlar nefsinizin kalbini kapkara bir şekilde o hüviyette tutar.
Bu afetlerden kurtulabilmeniz ancak bir tek faktörle mümkündür. O faktörün adı zikirdir. Zikir Allah’ın isminin “Allah, Allah, Allah, Allah, Allah” diye sesle veya sessiz veya dilini bile kımıldatmadan iç dünyasındaki sesle “Allah” demesini ifade eder kişinin. Üçü de Allahû Tealâ tarafından kabul görür. Ama ilk ikisinde, kişi de gerçekleştirdiği bir şey var olduğu cihetle daha mutlu olur; yani ister sesli zikir yapsın “Allah, Allah, Allah” diye, ister sessiz zikir yapsın. Ama ikisinde de dil kımıldıyor ve ses olmasa bile bir soluk, “Allah” kelimesini tekrar eden bir soluk o kişinin içinden çıkıyor. Öyleyse bir üçüncüsü dilin de kımıldamaması kaydıyla “Allah” kelimesinin tekrarı; dilimiz hiç kımıldamadı ama “Allah” kelimesini iç dünyamızda tekrar ettik. Bu zikirlerin en zayıfıdır. Allahû Tealâ istiyor ki; “Allah” kelimesini kullanalım. İster “Allah, Allah, Allah” diye sesle yapalım, ister sessiz yapalım. İkisi de zikrin kabule en şayan olan ifadeleridir. Sesli veya sessiz olması önemli değil. Çünkü kişi “Allah” kelimesini tekrar ediyor.
Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ’nın istediği şey bütün insanların mutluluğu. O zaman ne yapmamız lâzım? Yapmamız lâzım gelen şey belli. Herşey bize Allah’ı hatırlatmalı. Hemen zikre başlamalıyız. Bir sessiz zikir her zaman, her yerde yapılabilir. Ağzınızı kapatıp “Allah” kelimesini gene tekrar ediyorsunuz, dilinizi de kımıldatmak suretiyle. Ama ağzınız kapalı. O da Allahû Tealâ’nın güzel bir zikir müessesesi.
Sevgili kardeşlerim! Böyle yaptığınız takdirde, fiziki bir standartta “Allah” kelimesini tekrar ettiğiniz için daha sağlam bir zeminde olursunuz. Ne ağzınızı kımıldatmak ne de sesle söylemek söz konusu değilse, o zaman zikriniz çok net bir hüviyet kazanmıyor. Böyle bir zikir standardında insan “Acaba zikrimi tam olarak gerçekleştirdim mi?” diye bir huzursuzluğa da düşebilir. Ama eğer ses çıkarmıyorsunuz ama içinizdeki sesle “Allah” kelimesini tekrar ediyorsunuz; bu daha güzel ve daha garantili bir işlem.
Bu afetlerden kurtulabilmeniz ancak bir tek faktörle mümkündür. O faktörün adı zikirdir. Zikir Allah’ın isminin “Allah, Allah, Allah, Allah, Allah” diye sesle veya sessiz veya dilini bile kımıldatmadan iç dünyasındaki sesle “Allah” demesini ifade eder kişinin. Üçü de Allahû Tealâ tarafından kabul görür. Ama ilk ikisinde, kişi de gerçekleştirdiği bir şey var olduğu cihetle daha mutlu olur; yani ister sesli zikir yapsın “Allah, Allah, Allah” diye, ister sessiz zikir yapsın. Ama ikisinde de dil kımıldıyor ve ses olmasa bile bir soluk, “Allah” kelimesini tekrar eden bir soluk o kişinin içinden çıkıyor. Öyleyse bir üçüncüsü dilin de kımıldamaması kaydıyla “Allah” kelimesinin tekrarı; dilimiz hiç kımıldamadı ama “Allah” kelimesini iç dünyamızda tekrar ettik. Bu zikirlerin en zayıfıdır. Allahû Tealâ istiyor ki; “Allah” kelimesini kullanalım. İster “Allah, Allah, Allah” diye sesle yapalım, ister sessiz yapalım. İkisi de zikrin kabule en şayan olan ifadeleridir. Sesli veya sessiz olması önemli değil. Çünkü kişi “Allah” kelimesini tekrar ediyor.
Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ’nın istediği şey bütün insanların mutluluğu. O zaman ne yapmamız lâzım? Yapmamız lâzım gelen şey belli. Herşey bize Allah’ı hatırlatmalı. Hemen zikre başlamalıyız. Bir sessiz zikir her zaman, her yerde yapılabilir. Ağzınızı kapatıp “Allah” kelimesini gene tekrar ediyorsunuz, dilinizi de kımıldatmak suretiyle. Ama ağzınız kapalı. O da Allahû Tealâ’nın güzel bir zikir müessesesi.
Sevgili kardeşlerim! Böyle yaptığınız takdirde, fiziki bir standartta “Allah” kelimesini tekrar ettiğiniz için daha sağlam bir zeminde olursunuz. Ne ağzınızı kımıldatmak ne de sesle söylemek söz konusu değilse, o zaman zikriniz çok net bir hüviyet kazanmıyor. Böyle bir zikir standardında insan “Acaba zikrimi tam olarak gerçekleştirdim mi?” diye bir huzursuzluğa da düşebilir. Ama eğer ses çıkarmıyorsunuz ama içinizdeki sesle “Allah” kelimesini tekrar ediyorsunuz; bu daha güzel ve daha garantili bir işlem.
Allah razı olsun.
