Allah’a ulaşmak için mürşid şart mıdır?
Allah’a ulaşmak için mürşid şart mıdır?
Allah’a ulaşmak için mürşid şarttır. Mutlaka o kişi hacet namazını kılacak, Allah’tan mürşidini soracak, Allah’ın kendisine gösterdiği mürşide ulaşarak cereyanın Allah onun kendi mürşidinden aldığı cereyanın kendisine de geçtiğini görecek, bunu sağladığını hissedecektir. İşte önemli olan budur; cereyanın geçmesi.
Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ ne ister? Bütün insanların cennete girmesini ister. Ama insanlar serbest iradeyle yaratılmıştır. Serbest iradeyle neler yaparlarsa, o yaptıklarının karşılığı aynı anda derecat olarak onların hesabına kaydedilir. Kiramen katibîn melekleri bu konuda devamlı faaliyettedirler. Her an derecat kazanırız veya kaybederiz sevgili kardeşlerim. Kimin kazandığı dereceler, kaybettiği derecelerden fazlaysa onların gideceği yer cennettir. Kimin de kaybettiği dereceler fazlaysa onların gidecekleri yer cehennemdir.
Sevgili kardeşlerim! Bütün insanları mutlu kılmaya çalışın. İnsanlara mutluluk vermeye çalışın ki; onları mutlu ettiğinizi gördüğünüz zaman, daha çok içinizden onlar gibi başka insanları da mutlu ederek o mutluluğu yaşamak gelecektir. Bu, sadece mutluluğu yaşamak değildir. Bu geleceğin de o kişiye gülümsemesi demektir. Neden sevgili kardeşlerim? Eğer sizler, görevlerinizi muntazaman yapıyorsanız, namazlarınızı kılıyorsanız, görevlerinizi, manevî değerlerin hepsini Allah’ın emrettiği biçim ve boyutta gerçekleştiriyorsanız o zaman siz hep kazançta olan bir insansınız.
Bir insanın cennete girebilmesi, kazandığı derecelerin kaybettiği derecelerden fazla olmasına bağlıdır. Ee, siz hep derecat kazanıyorsanız, o zaman mutlaka kazandığınız dereceler kaybettiğiniz derecelerden fazla olacaktır. Asıl o zaman ölümden sonra mutluluğun ne olduğunu göreceksiniz sevgili kardeşlerim. Cennet hayatıyla cehennem hayatı arasında çok büyük farklılıklar söz konusu. Hepinizin Allah’ın cennetine girmesini temenni ediyoruz inşaallah.
Sevgili kardeşlerim! Biz hep size;
* “Seviniz.” diyoruz.
* “Sevdiriniz.” diyoruz.
* “Nefret” etmeyiniz,
* “Nefret ettirmeyiniz.” diyoruz.
Bunlar boşuna sözler değil, bunlar Allahû Tealâ’nın bütün insanlara ulaştırılmasını emrettiği temel hedefler. Evet,
Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ ne ister? Bütün insanların cennete girmesini ister. Ama insanlar serbest iradeyle yaratılmıştır. Serbest iradeyle neler yaparlarsa, o yaptıklarının karşılığı aynı anda derecat olarak onların hesabına kaydedilir. Kiramen katibîn melekleri bu konuda devamlı faaliyettedirler. Her an derecat kazanırız veya kaybederiz sevgili kardeşlerim. Kimin kazandığı dereceler, kaybettiği derecelerden fazlaysa onların gideceği yer cennettir. Kimin de kaybettiği dereceler fazlaysa onların gidecekleri yer cehennemdir.
Sevgili kardeşlerim! Bütün insanları mutlu kılmaya çalışın. İnsanlara mutluluk vermeye çalışın ki; onları mutlu ettiğinizi gördüğünüz zaman, daha çok içinizden onlar gibi başka insanları da mutlu ederek o mutluluğu yaşamak gelecektir. Bu, sadece mutluluğu yaşamak değildir. Bu geleceğin de o kişiye gülümsemesi demektir. Neden sevgili kardeşlerim? Eğer sizler, görevlerinizi muntazaman yapıyorsanız, namazlarınızı kılıyorsanız, görevlerinizi, manevî değerlerin hepsini Allah’ın emrettiği biçim ve boyutta gerçekleştiriyorsanız o zaman siz hep kazançta olan bir insansınız.
Bir insanın cennete girebilmesi, kazandığı derecelerin kaybettiği derecelerden fazla olmasına bağlıdır. Ee, siz hep derecat kazanıyorsanız, o zaman mutlaka kazandığınız dereceler kaybettiğiniz derecelerden fazla olacaktır. Asıl o zaman ölümden sonra mutluluğun ne olduğunu göreceksiniz sevgili kardeşlerim. Cennet hayatıyla cehennem hayatı arasında çok büyük farklılıklar söz konusu. Hepinizin Allah’ın cennetine girmesini temenni ediyoruz inşaallah.
Sevgili kardeşlerim! Biz hep size;
* “Seviniz.” diyoruz.
* “Sevdiriniz.” diyoruz.
* “Nefret” etmeyiniz,
* “Nefret ettirmeyiniz.” diyoruz.
Bunlar boşuna sözler değil, bunlar Allahû Tealâ’nın bütün insanlara ulaştırılmasını emrettiği temel hedefler. Evet,
Allah hepinizden razı olsun.
