Mutluluğun sırrının başlangıcı nedir?

Mutluluğun başlangıcı Allah'a ulaşmayı dilemektir. Her şey böyle bir dilekle başlar. Böyle bir dileğin başlamasıdır ki; o kişi gerçekten kalpten böyle bir talebin sahibiyse Allah’ın sözü var. Diyor ki:

“Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu Kendime ulaştırırım.”

(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


O zaman o kişiye Allahû Tealâ mürşid sevgisi verir. O kişi hacet namazını kıldığı zaman, kendi yapısına uygun olan mürşide Allahû Tealâ onu ulaştırmak için uygun olan birisini ona gösterir. Ve kişi ona gider, ona tâbî olur. Tâbiiyetten sonra ne olur, tabiiyetle beraber? Kim Allah’ın kendisi için tayin ettiği mürşide ulaşıp da tâbî olursa, tâbî olduğu an ruhu mutlaka vücudunu terk eder ve Allah’a doğru yola çıkan kafileye katılır ve 7-8 ayda onun da ruhu Allah’a ulaşır.

Şimdi tabiî bu konuda, bize belki oradaki kardeşlerimizden bir kısmı aynı suali soracaklardır: “İyi ama ruhumuz
vücudumuzdan ayrıldığı zaman ölmüyor muyuz?” Tabiî ölmüyoruz. Alâkası yok. Ruh istediği zaman vücudunuzu terk eder, istediği zaman vücudunuza geri döner. Ruh Allah’ın ruhudur. Ve Allahû Tealâ ruhunu, dünya hayatını siz yaşarken geri istiyor.

İşte kim Allah’tan mürşidini sorarsa, Allah’ın kendisine onu göstermesi hacet namazını kılarak sorması halinde
mutlaka gerçekleşir, Allah ona mürşidini gösterir. Kişinin yapması lâzımgelen şey, o mürşide veya onun bir vekiline ulaşıp, tâbî olmaktır. Tâbî olunca ne olur? Ruh vücuttan ayrılır. Allah’a doğru yola çıkan kafileye, o noktadaki zamanın o parçasındaki kafileye o da katılır ve Allah’a doğru yola çıkar. Bu süre, 7-8 aylık bir zaman parçası alır. 7-8 ayda 7 tane gök katı aşılır. Sidretül Münteha’ya ulaşılır. Oradan da Allah’ın Zat’ına yükselir ruh. Allah’ın Zat’ında yok olur, ifna olur.

İşte sevgili kardeşlerim! Bütün insanlar için Allahû Tealâ güzellikleri ard arda sıralamış. Ruhunu Allah’a ulaştırdıktan sonra, kişi isterse fizik vücudunu da Allah’a teslim eder daha sonraki devrede. Sonra nefsini de teslim eder. Daimî zikir gerektirir bu. İnsanın nefsini de Allah’a teslim etmesi, daimî zikir gerektirir. Sonra iradesini teslim etmesi daimî zikrin bir devamıdır. Sonra muhlis olmak, sonra da iradesini Allah’a teslim etmek… İşte bunların hepsi bir dizi halinde insanları güzele daha güzele daha güzele götürür. Ve bu 7 tane safhadan hangisinde kişi ölmüşse, o kat cennete girer. 7 tane safha var 7 kat da cennet var.

Allah razı olsun.