İnsan, ahseni takvim olarak yaratılmıştır. Bu ahsenlik, Yüce Allah'ın insana üfürdüğü ruhtan kaynaklanıyor. Ruh Yüce Allah'ın Zat’ında yok olunca ahsenlik de bitmez mi?
Anasayfa » Ana Sayfa » Ahsen-i Takvim » İnsan, ahseni takvim olarak yaratılmıştır. Bu ahsenlik, Yüce Allah'ın insana üfürdüğü ruhtan kaynaklanıyor. Ruh Yüce Allah'ın Zat’ında yok olunca ahsenlik de bitmez mi?
İnsan, ahseni takvim olarak yaratılmıştır. Bu ahsenlik, Yüce Allah'ın insana üfürdüğü ruhtan kaynaklanıyor. Ruh Yüce Allah'ın Zat’ında yok olunca ahsenlik de bitmez mi?
Evlâdım! Ahsensi takvim olmak, bir yaratılış noktasını ifade eder sadece ve orada biter. Ondan sonra insan yolunu tayin eder. Seçim, kendisine aittir. Ya Allah'ın yoluna girer ya da girmez.
Âyet-i kerimenin devamı şöyle: “Biz insanı, bir ahseni takvim içinde yarattık. Sonra onu, esfele sâfilîne reddettik.”
Hem bir zaman parçası içinde, ahsen olabilecek olan bir özellikle yaratılıyor insan hem de esfele sâfilîne (cehennemin en alt katına) reddediliyor. Bu 2 devre arasında 7 safhalık bir faklılaşma var. Sadece cennette 7 safhalık faklılaştırma da, cehennemde 14. Bir de orta nokta var; “dünya” adı verilen bu gezegen. O, ortada.
Öyleyse ahsen olan kişi (iradesini Allah'a teslim eden kişi), 7. kat cennete girer. Muhlis olan kişi, 6. kat cennete girer. Ulûl’elbab olan kişi, 5. kat cennete girer. Fizik vücudunu Allah'a teslim edip muhsin olan kişi (Allahû Tealâ “muhsinler” diyor), onlar 4. kat cennete giderler. Ruhlarını Allah'a teslim edenler, 3. kat cennete giderler. Mürşidlerine tâbî olanlar, 2. kat cennete ve Allah'a ulaşmayı dileyenler, 1. kat cennete girerler. Bunların hepsi cennet ehlidir. İşte buna paralel olarak, 7 katlık da bir cehennem söz konusu. En alt kattaki cehenneme girenler; büyüyle, hüddamla, sihirle meşgul olup da insanları devamlı huzursuzlukla mutsuz kılanlardır.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım! Öyleyse ahseni takvim, o ahseni en üst boyutta yaşamayı da ihtiva eder. Ama zıttı da (esfele sâfilîn) var. Allah'a ulaşmayı dilemeyen kişi, cehenneme gidecektir. Ama cehennem, kişinin durumuna göre şekil değiştirecektir. Yani değişiklik gösterecektir. Öyleyse Allah ile olan ilişkilerimizde muhtevaya bakacağız. Önemli olan, o kişinin cenneti veya cehennemi.
Âyet-i kerimenin devamı şöyle: “Biz insanı, bir ahseni takvim içinde yarattık. Sonra onu, esfele sâfilîne reddettik.”
95/TÎN-4: Lekad halaknâl insâne fî ahseni takvîm(takvîmin).
Andolsun ki Biz, insanı (nefsini), ahseni takvim içinde (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yaparak en güzele ulaşabilecek özellikte) yarattık.95/TÎN-5: Summe radednâhu esfele sâfilîn(sâfilîne).
Sonra onu, esfeli safiline (en sefil hale, nefsinin karanlıklarına) iade ettik (çevirdik).Hem bir zaman parçası içinde, ahsen olabilecek olan bir özellikle yaratılıyor insan hem de esfele sâfilîne (cehennemin en alt katına) reddediliyor. Bu 2 devre arasında 7 safhalık bir faklılaşma var. Sadece cennette 7 safhalık faklılaştırma da, cehennemde 14. Bir de orta nokta var; “dünya” adı verilen bu gezegen. O, ortada.
Öyleyse ahsen olan kişi (iradesini Allah'a teslim eden kişi), 7. kat cennete girer. Muhlis olan kişi, 6. kat cennete girer. Ulûl’elbab olan kişi, 5. kat cennete girer. Fizik vücudunu Allah'a teslim edip muhsin olan kişi (Allahû Tealâ “muhsinler” diyor), onlar 4. kat cennete giderler. Ruhlarını Allah'a teslim edenler, 3. kat cennete giderler. Mürşidlerine tâbî olanlar, 2. kat cennete ve Allah'a ulaşmayı dileyenler, 1. kat cennete girerler. Bunların hepsi cennet ehlidir. İşte buna paralel olarak, 7 katlık da bir cehennem söz konusu. En alt kattaki cehenneme girenler; büyüyle, hüddamla, sihirle meşgul olup da insanları devamlı huzursuzlukla mutsuz kılanlardır.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım! Öyleyse ahseni takvim, o ahseni en üst boyutta yaşamayı da ihtiva eder. Ama zıttı da (esfele sâfilîn) var. Allah'a ulaşmayı dilemeyen kişi, cehenneme gidecektir. Ama cehennem, kişinin durumuna göre şekil değiştirecektir. Yani değişiklik gösterecektir. Öyleyse Allah ile olan ilişkilerimizde muhtevaya bakacağız. Önemli olan, o kişinin cenneti veya cehennemi.
