İş hayatımız ve özel hayatımız zorluklarla dolu. Bu zorluklar bizi yoruyor ve strese sokuyor. Mutluluk ve huzurumuzun artması için neler yapmalıyız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mutsuzluk » İş hayatımız ve özel hayatımız zorluklarla dolu. Bu zorluklar bizi yoruyor ve strese sokuyor. Mutluluk ve huzurumuzun artması için neler yapmalıyız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

İş hayatımız ve özel hayatımız zorluklarla dolu. Bu zorluklar bizi yoruyor ve strese sokuyor. Mutluluk ve huzurumuzun artması için neler yapmalıyız?

Mutluluk ve huzuru arttıran en güzel faktör zikirdir. Ama bunun için mutlaka bir mürşide ulaşmanız gerekir. Bu mürşidden alacağınız cereyanla hedeflere ulaşırsınız. Allahû Tealâ dînimize İslâm dîni diyor. İslâm; ‘teslim olan’ demek. Bir insan mürşidine tâbî olmadan onun ruhu vücudundan ayrılmaz, Allah’a doğru yola çıkmaz ve 7 tane gök katını aşıp, Allah’a ulaşmaz (ruhu Allah’a ulaşmaz). Böylece Allah’a ruhun teslim olması mümkün olmaz. Sonra fizik vücudu teslim edecek, sonra nefsi teslim edecek, en sonra da iradesini Allah’a teslim edecek kişi.
 
Sevgili kardeşlerim! Her şeyin gördüğünüz gibi bir kanunu var. Bu kanunların Allah’ın emrettiği biçim ve boyutta gerçekleşmesi şart. Ama yola çıkan kişi, bu hedeflere ulaşmak istiyorsa Allah’tan büyük yardım alır; mutlaka ulaşır. Ne diyor Allahû Tealâ Kur’ân-ı Kerim’de:

“Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu Kendime ulaştırırım.”(Şûra-13)

42/ŞÛRÂ-13: Şeraa lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrakû fîhi, kebure alâl muşrikîne mâ ted’ûhum ileyhi, allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).
(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


Bakınız! Biz insanlar Allah’a ulaşmayı dileyenler olacağız. Ama bizi Allah’a ulaştıracak olan biz değiliz; Allah. Ve Allah söz vermiş bu konuda: “Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu Kendime ulaştırırım.” diyor Allahû Tealâ. Öyleyse O, sözü mutlaka tutar.

Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ bütün insanların hedefe ulaşmasını istiyor. Dînimiz İslâm dîni yani İslâm “teslim olan.” demek olduğuna göre teslim olanların dîni. Bir insan mürşidine teslim olduğu zaman, tâbî olduğu an yola çıkar o kişinin ruhu ve bu tâbiiyetin neticesinde 7 tane gök katını aşacaktır. Neticede Allah’ın Zat’ına ulaşacaktır. O kişinin ruhu Allah’a ulaştığı an, o kişi ermiş evliya olmak şerefine erer. Bütün insanlar için kapılar ardına kadar açık sevgili kardeşlerim! Kim Allah’a teslim olmak istiyorsa hacet namazını kılar, mürşidini Allah’tan sorar, o mürşide veya onun bir vekiline ulaşır ve tâbî olur. Tâbî olduğu anda, ruhu mutlaka vücudunu terk edip, Allah’a doğru yola çıkacaktır. 7-8 aylık bir devrenin içinde bu kişinin ruhu 7 tane gök katını aşacak, 7.gök katında 7 tane devre geçirecek ve Allah’ın Zat’ına neticede ulaşacak. İşte ulaştığı zaman o kişi ermiş evliyadır, onun ruhu Allah’a ulaşmıştır.

Benzer konular